Hakeme Gözlük Hakeme Bir Var Lazım
Maç maç yazar; ligin de takımların da falına bakmak gibi bir alışkanlığım yoktur.
Mevzuları, dünlere, yarınlara, haftalara, havale edecek huyum da..
Maça dair yazacak o kadar çok mevzu var ki;
Teknik bir yazı mı döşesem..
Dönel kavşaklar gibi etrafından mı dolansam..
Ortaya karışık, aklıma ne geliyorsa onu mu yazsam?
O diil de, galiba!!!
Boluspor Gençlerbirliği karşılaşmasına dair, birkaç isim üzerinde durmak, yazmak hem anlaşılır, hem de en hayırlısı olacak.
• Melih Okutan!
• Batuhan İşçiler!
• Naby Oulare
• Joel Ngandu
• Sait Karafırtınalar
XXX
Kimse alınmasın ve de hiç kimse kendine pay çıkarmasın.
Birlikte fotoğraf verenler de kusura bakmasın.
Dün ne dedi isem; bugün de aynısını söylüyorum.
Melih Okutan; ilk on bir oyuncusu değil, olmadı da!
Sitemim alana, verene, sahaya sürene değil.
Boluspor ne oynayacak, neyi oynatacak..
Futbol kalitesi ve kapasitesi belli Melih’ten, nerede ne zaman ve hangi taktik ve oyun anlayışına bağlı kalarak yararlanacağız, merak ettiğim konu bu.
Hem oyunu ileride kurmak gibi bir fikrin, taktik öngörün olacak,
Hem de oyuna Melih Okutan ile başlayacaksın..
Olmaz!
Melih Okutan’ın ismine sahanın sağını/solunu yakıştırırım tamam da, ilk on bir şimdilik ona uzak.
XXX
Batuhan İşçiler için çok üzgünüm.
Pozisyon, hız, güç, kuvvet ile bağdaşık gelen golün sorumluğu az bi şey değil.
Mecazen söylüyorum, değil çimin, toprağın altına giresi gelir insanın.
Gol, fiziki üstünlüğün ortaya çıktığı bir pozisyonla geldi.
Batuhan’ın yirmi metrelik mesafede, İlker’den dört metre fark yemesi inanılır gibi değil.
Pozisyonu perdeleyemedi, hız olarak baş edemedi.
Naby Oulare, olsa idi; bu pozisyon yaşanmazdı der miyim, demem!
XXX
Gençlerbirliği çok enteresan bir takım..
Teknik adamlar haklı; her ikisi de açık/kapalı Gençlerbirliği takımını övdüler.
GB’nin her bölgesi saat gibi çalışıyor.
Sol ayaklı, sağ ayaklı oyuncular, çalım atanlar, adam eksiltenler, şut atanlar,
Usain Bolt’lar hepsi, ama hepsi var…
XXX
Joel Ngandu ’nun atılması karşılaşmanın kaderini değiştirdi demeyi çok isterdim.
İki hafta üst üste on kişi kalmayı nazara bağlamayı da..
Ve Fakat futbolda bunlar VAR ve olacak.
Olmaması için de mesai harcanmalı.
Naby Oulare’nin iki sarı karttan yediği kırmızı ile,
Joel Ngandu’nun kırmızı kartı arasında dağlar kadar fark var.
Naby Oulare; ne kadar sorumlu ve oyuna dair davranmışsa,
Joel Ngandu; bir o kadar sorumsuz davranmıştır.
O sebeple önce futbolcu futbol topundan önce kendisini yönetmeyi bilecek veya bu da futbolculara öğretilecek.
- “Hakeme Gözlük” diye bi mottomuz vardı..
- Hakemlerin artık “VAR”ı var.
XXX
Sait Karafırtınalar Hocamı anlıyor, bu maça dair şansızlığını görebiliyorum.
• Bir hafta önce Naby Oulare’nin,
• Bir hafta sonra Joel Ngandu’nun kırmızısı…
• İki hafta üst üste on kişi ile sahada kalınması,
• İki karşılaşmanın totalinde 98 dakika on kişi oynamak zorunda kalınması,
• Melih Okutan’ın verimsizliği,
• Batuhan İşçiler’in pozisyon ve fizik zaafı,
• Fiziki, bireysel farklılıklara ve oyunu hem kısa hem uzun oynayabilen bir takıma rağmen oyunu ileride kurma hevesi,
Hocaya yazıyor haliyle…
Bir teknik direktörün en büyük talihsizliği ikinci yarıya üç değişiklik yaparak başlıyor olması.
Gökhan Alsan’ın bas gitar, Gökhan Karadeniz’in akustik gitar tadında takıma ritm katmalarını sabırla bekleyenlerdenim.
Arama motoru Google’da dolanırken; Sertap Erener ile karşılaştım.. Bir iki konuştuk; lafladık…
Ben Boluspor’dan, o Fenerbahçe’sinden bahsetti.
“Hakeme gözlük, hakeme var lazım” dememle birlikte..
Sevgili Sertap’ta bi şarkısı ile bana eşlik etti.
“Bize gülecek bir neden, yeni bir duruş, yeni bir dokunuş bunlar için bize şans lazım”
1886 kez okundu.