TAKIM DEĞİL SANKİ TABANCA

26 Ağustos 2018

Ümraniyespor dirençli bir takım.
Dirençli olduğu kadar, ne yaptığını bilen, ayağa oynayan, ayağa bakan, adama basan, rakibe sırtını dönmeyen, rakibi döndürmeyen  bir takım.
Kendinden eminler ve rahatlar.
Bu rahatlıkları da, takıma özgüven kazandırmış.
Teknik direktörleri becerikli.
İsmet Taşdemir, takımını teknik anlayışına yakın bir kıvama getirmiş.
Ümraniyespor'un her bölgesi kendi içinde uyumlu, bölgeler arası koordinasyon sağlam.
Boluspor karşısında farklı yenilmelerine, sezon başı olmasına rağmen hazır ve nazır bir takım olarak gördüm.
Bunları neden yazıyorum.
Sait Karafırtınalar'ın farkına işaret etmek,
Boluspor’un galibiyetinin ne kadar kıymetli olduğunu vurgulamayı düşünüyorum.
Parmaklarımızı gözümüze,
Çuvaldızı budunuza batırmak istiyorum.
Boluspor, kendi sahasında iki stoperi Mamadou Diarra ve Ümit Kurt ile oyuna başlamayı itiyat edinirken,
Bu ikiliye zaman zaman İshak Çakmak,
Pozisyonlara ve oyunun akışına göre Umut Gündoğan,
Aralıklı olarak Akabueze Bentley eşlik ettiler.
Boluspor’un her iki beki;
Uğur Akdemir  ve Umut Meraş, orta sahanın her iki kanadında yaklaşarak tank hattını oluştururken,
Mustafa Durak ve Guido Koçer, onların önünde.!
Süngü tak ileri komutu için defans arkasına atılan topları bekleyen piyade erleriydiler.
İleride;
Özgür Can Özcan, Umut Gündoğan, Akabuze Bentley;
Periskopları açık denizaltılar gibi; 3. bölgeyi karış karış ettiler.
Stoperleri dikizlediler, takip ettiler, taciz ateşi ile ikinci ve birinci bölgeye destek oldular.
Destroyer tarzında üçüncü bölgede mayın bırakmadık alan koymadılar.
Guido Koçer,
Sürdürdüğü inat ve sürdüğü topla,
Mustafa Durak,
Dikine oyun ve  kararlılıkla,
Kalecinin uzandığı noktalara gol süngülerini isabetle saplamayı bildiler.
Mamadou Diarra her zamanki Diarra. Sakin ama çabuk, hızlı ama temkinli bir maç çıkardı.
Ümit'in kurt halini sevmiyorum.
Stoper hali çok daha sevimli.
Ümraniyespor'a attığı;
Boluspor'a ve mecazen kırmızı başlıklı kıza gol ikramı centilmence,
Ümraniyespor’un stoperi Merthan Açıl'a teslimiyeti safiyane oldu.
Demem o ki!
Boluspor Ümraniyespor karşılaşması kalitelisi ile hafızalarımıza kazındı.
Bazı sporseverler, yazarlar,çizerler böylesi maçları sevmeyebilir,
Ben büyük keyif aldım.
Boluspor takımının ve teknik heyetin karşılaşmadan çok memnun olduklarını tahmin edebiliyorum.
İki teknik direktörün bir'e bir taktik savaşı verdiği karşılaşmada, her iki takımın oyuncuları uzun süre oyun disiplininden kopmadılar.
Oyunun 30. dakikasından itibaren Boluspor kendini kabul ettirmeye ve gole kadar iki pozisyon yakalamayı başardı.
Nitekim; teknik heyet tarafından önceden bilinen.!
Benim de 32. dakikada Guido Koçer'den geleceğini düşündüğüm gol, 35. dakikada geldi.
Ben herhangi karşılaşmayı takıntılı ve eleştirel izlerim.
Bu maçta da takıntım Umut Gündoğan'dı.
Yusuf Emre Gültekin'in yokluğunda ilk onbirde yer bulan Umut Gündoğan'ın performansını merak ediyordum.
Oyunda vardı da, kendisi yoktu. Bu nasıl oluyor diyecek olursanız ben de bilmiyorum. Verdiği elektrik beni çarpmadı. Oyun voltajı düşük;bi yanıp bi sönüyor!  ama sanırsın nükleer santral. Yürürken donunu sıyırırken sanki şarj oluyor.
Bu çocuğa ön yargılı değilim.
Ve Fakat..
Enerjisinin tamamını maça ayırdığını zannetmiyorum.
Zaten istese de, o şort onda olduğu müddetçe kendini oyuna vermesi mümkün değildi.
Akabueze Bentley tam bir futbol emekçisi. Çorum kaloriferi gibi sıcak adam.
Karşılaşma Boluspor lehine iki sıfır olunca Ümraniyespor'un gardı bi ara tamamen düştü.
Uzatmalarda biraz canlandı; 89'da golü buldu ama bu kafi gelmedi.
Gökhan Değirmenci, yine onu öveceğimiz kurtarışlar yaptı.
Kale çizgisinden çıkardığı top inanılmazdı.
Gol yese de,
Gol yemese de benim övgülerimi hak ediyor.
Sezgilerim beni yanıltmaz..
Bayramlaşmada yakından gördüm.
Kalbinin güzelliği yüzüne vurmuş Gökhan Değirmenci kaptanın, yüreğinin, ellerindeki enerjinin; futbolcu kardeşlerimin ayaklarına kadar işlemesini isterim.
Bir de Özgür Can Özcan'ın şansının yanında olmasını dilerim.
Boluspor sezona iyi başladı.
Hani derler ya "tabanca gibi"
O ayar ve o kalite.
Bu iyi ve mühim bi şey.
İçerde dışarıda fark etmiyor; an itibariyle üç de üç ve bu dokuz puan yapar.
Şarjör dolu.  
Afjet affetsin.
Bir "eller yukarı" daha.! Eder on iki.
Düğün dernek diyerek atmamak,
Şımarıp da yatmamak,
Cepten yememek,
Şarjörü boşaltmamak lazım.
Talim elzem, terbiye şart.
...XXXXXX...
Gökhan Değirmenci: Öve öve bitmeyecek, canı istemediği zaman gol yemeyecek ADAM
Uğur Akdemir: Bi de sağdan sağdan rakibi şöle futboluyla döven futbolcumuz olsa dediğimiz ADAM.
Umut Meraş: Boluspor'a değer katan, sol tarafa dinamizm, D100'ü tozu dumana katan ADAM.
Mamadou Diarra: Geriden baktığınızda sotper, diğer taraftan baktığınızda santrafor gibi duran kıymetli ADAM.
Ümit Kurt: Gözü renkli mi bilmem ama, gözü kara olduğu kesin.Defansı sert, oyun kuruşu zarif, tekniği, alışı verişi, ayak içi sohbeti güzel ADAM
Mustafa Durak:. Burnu dik olan değil, futbolu dik olan bu çocuk; kimsenin adamı değilse benim ADAM'ım.
Akabueze Bentley: Futbol emekçisi, ağzı var dili yok misali. Çorum kaloriferi gibi yerli ve sıcak. Çalımları gıcık, kendisi komik, örümcek ayaklı esmer ADAM
Umut Gündoğan: Paytak yürüyüşü ve koşusuyla sahada iki yana abartılı savrulan bu genci izlemek için önce sabır; sonra şükür, acilen bi de şort lazım.
Ben izlerken, o oynarken yorulan ADAM.
Guido Koçer; Kendine değil takıma oynamaya alışmış, gol sevincini  artık aşk'la şevkle paylaşan, kalp çizen, öpücük üfleyen sempatik çocuk.Sağdan gelip; sol ayakla gol atan ADAM
İshak Çakmak: Hırslı, kendinden çok takımı düşünen, risk alan, sert ve isabetli şutlar atan, bayramlaşmada şut at sözümü tutan, sert mizaçlı futbolu ile takıma katma değer katan ADAM
Özgür Can Özcan: Meziyetli, bulunduğu mevki eziyetli. Çalışkan, pres yapan, stoperleri üzen, fırsat bulursa atan, pas yapan, gol kadar kıymetli ADAM.
Burak Asan: Adam olacak çocuk ....'dan  belli olur derdi nenem. Nine'min gördüğünde bu çocuk niye çok koşuyor diyeceği ADAM
Melih Okutan: Futbolunu zeybekle harmandalı arası bir şeye benzettiğim, çaktırmadan adam eksilten, futbol zekası yüksek, varlığı da, yokluğu da aranan ADAM
İsmail Haktan Odabaşı: 89. dakkada oyuna girip; 8. dakkada oyuna giriyormuş gibi heyecanlı, istekli. iyi bir yedek, iyi bir insan, futbol kariyeri sorumluluk gerektiren,  takım ruhlu ADAM 

 

5470 kez okundu.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun!

Yorum yazın

Yorum ekleyebilmek için üye girişi yapmanız gerekiyor
  • Yorumcuların Dikkatine...
  • İmlası çok bozuk,
  • Büyük harfle yazılan,
  • Habere değil yorumculara yönelik,
  • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
  • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
  • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen yorumlar
  • KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
  •  
  • Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.
0.043483972549438